"Belki gecenin kör bir vakti olmasının,belki de karıştırdığım
fotoğrafların,belki de giden ve gelmek bilmeyen internetimin etkisiyle çok
duygusala bağladım yine. Belki de artık barındırmadığımı düşündüm duygularım
açığa çıkıverdi. Bilemiyorum. Biraz acı hissediyorum,biraz da birikmiş gözyaşı.
Boşaltsam onları,rahatlar,atar mıyım onu içimden dersin okuyucu ? Aşk
biter,bıraktığı boşluk kapanır mı,özlem biter mi ? Acıtmaz belki bir gün
baktığım fotoğraflar. Belki anımsamam ellerinin sıcaklığını,ve ellerim bu kadar
üşümez belki bir gün. Düşünmeyince daha kolaydı sanki,ama bu tıpkı bir oksijen
tüpüyle yaşamak gibiydi. Hala özlüyor olmam,kendimden nefret etmemi sağlasa da
yaşananların,yaşanamayanların acısı hala göğsümü deliyor. Akamayan gözyaşlarım
da ağır geliyor,taşıyamıyorum. Evet inkar ediyorum ama kendime yalan
söyleyemiyorum. Belki de bu saatlerde uyanık olmamalıyım,çünkü bu saatlerde
kendi içime dönüyorum ve orada onu buluyorum. Üstünü kapatmak istesem de
orada,tıpkı lanet olası bir tümör gibi. Beni zehirliyor,canımı yakıyor.
Teşekkürler,bana aşkın en zorunu yaşatıyorsun,beni olgunlaştırıyorsun bir
yerde. Ama yine de seni özlüyorum…"
25 Eylül 2011 Pazar, 03:26:06
Belki gecenin kör bir vakti olmasından,belki de izlenecek dizileri ve okunacak yazıları tükettiğimden dosyalarımı karıştırayım biraz dedim. Üstteki yazıyı buldum. 7 ay önce yazıp bloga koymayı unuttuğum bir yazı... Yine koymak istedim,ama yazdıklarımın artık hükümsüz olduğunu farkettim. Artık acımadığını,yakmadığını,nefessiz bırakmadığını... Ve bir teşekkür borçlu olduğumu düşündüm yine. Teşekkür ederim,beni kendime döndürüp tanımama fırsat verdiğin,yalnızlığımla barıştırıp eskisinden mutlu,eskisinden "ben" kıldığın için. Sen,"sen" olmasan belki de ben hala seni bekleyen mutsuz bir "ben" olarak kalacaktım. 7 ay içinde 7 sene büyümüş gibi hissedemeyecektim. Teşekkür ederim,beni senden azad ettiğin için...
29 Nisan 2012 Pazar, 05:25:20