10/06/2011

Belki De En Temiz Aşktı Onlarınki, En Yaşanamayan Aşk...

  


  Bazen etik olanla içinizdeki arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsınız.
  

  Endülüs'te bir akşam güneşi daha batıyordu...
  
  O,onun saçlarına dokundu. Dokundu. Saçlarına. Söylediği her satırda o vardı. Farketmese bile.


  


  "Sihri nasıl inkar edebilirdim. Yanı başımdayken..."


  


  Ve O, onun dudaklarına dokundu. Suyun içinde alev almışlardı. Dokundu. Dudaklarına.


  Bir sihrin yanı başında gerçekle buluştuğunu görmüştü O. Nasıl inkar edebilirdi...


  Figueres'te bir sabah güneşi aydınlattı her yeri...


  Onlar küle dönüşeceklerdi. Bir hayalet olmaktansa küle dönüşmek daha iyi değil miydi sanki.


  Sonra o, O'nu öptü. Bir daha. Bir daha. Bir daha... Hapsettiği her şeyi dışarı çıkardı. Arzuladığı her şeyi...


  


  "O'ndan hiç utanmadım. O hep benimleydi, benimdi. Tertemizdi. Tıpkı derisi yeni soyulmuş bir hayvan gibi. Çıplaktı. Ve tertemizdi."


  


  Onlar tek vücut olamasalar da,hep tek ruhtular.


  Madrid'de iki güvercin, birbirinden habersiz, aynı anda gökyüzüne havalandılar. 


  


  "Ve ben senin duygularındaki korkuyu gördüm..."


  


  O,yüreğinde korkuyu hissettiği an O'nu yaraladı. Belki de doğru değildi. Beraber olmamalılardı.


  
  Ama dokunduğu her tende onu görmesi adil miydi? Yaşanılanların bir sonu yoktu ama özlem hep içlerini kemirdi. Peki ya onun bir başka tene dokunmasını görmek... Dayanılabilir miydi?


  Ve küçük kız,senin aşk sandıkların hiç onlarınki gibi değildi. Onlar gibi acıyla sevişmedin her dokunuşta ellerinden kayıp giderken. Onlar gibi olamadın hiç, onlar da bir daha olamadılar hiç. Eskisi gibi.. Eski. Gibi.


  Onların ateşini suyun içinde yakan,kendileriydi. Aralarındaki güçlü bağdı. Ayrı kaldıklarında ise bir damla su bile o ateşi söndürmeye yetti…


  


  Endülüs'ten beyaz bir güvercin havalandı. Bir daha dönmemek üzere...


  Madrid'de beyaz bir güvercin beyaz kanatlarını katrana buladı. Sevgilisinin yasını hep üzerinde taşısın diye.


  Ve bir daha kimse onlar gibi olamadı. Katrana bulanmış yaslı kalpleri hep içlerindekini değil,etik olanı tercih ettiler. O yüzdendir onlar da gerçek sevgiyle yok oldular belki de. Belki. De...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir de biz mırlayalım diyenler